Çocuk Hastalarına Uyuşturucu Verdiği İddia Edilen Salih Zoroğlu’nun Eski Bir Hastası Yaşadığı Kabusu Anlattı!

Gazeteci Timur Soykan, geçtiğimiz günlerde BirGün’deki özel haberiyle resmen infial yarattı. 

Habere konu olan İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı Eski Başkanı Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu’nun, onlarca çocuk hastasına ‘çoklu kişilik bozukluğu’ tanısı koyduğu ve uyuşturucu madde vererek çocukları manipüle ettiği iddia edildi. Ülkede infial yaratan bu olayın ardından Zoroğlu’nun eski hastası olduğunu iddia eden bir kişi, yaşadıklarını anlattı. ?

İddialara göre Salih Zoroğlu, kliniğine getirilen onlarca çocuğa ‘dissosiyatif’ (çoklu kişilik bozukluğu) teşhisi koydu ve ketamin adlı uyuşturucu maddeyi verdiği bu çocukları; babalarının ve ailelerinin onlara tecavüz ettiğine inandırmaya çalıştı.

Yine iddialara göre Zoroğlu, vücuduna ketamin enjekte ettiği bir çocuğu, babasının ve annesinin kendisine tecavüz ettiğine inandırdı ve çocuğu ailesinden uzaklaştırdı. Kliniğinde çalıştırdığı bu 15 yaşındaki çocuğu kişilik bozukluğu olduğuna inandırarak sürekli manipüle etti.

İddialara göre birçok çocuğa ve ailesine kabusu yaşatan Salih Zoroğlu, evine düzenlenen operasyonla gözaltına alındı, evinde ketamin ilacı bulundu ve ardından tutuklandı.

Tüm bu iddiaların ardından Psikiyatr Salih Zoroğlu’na 17 yaşındayken gittiğini iddia eden bir kişi, yaşadıklarını anlattı.

“O zaman ben 17 yaşındaydım”

‘Bana evden ayrılmam gerektiğini söyledi. Ben buna inandım. Kendi kliniğindeki bazı kızlardan bahsetti. Birkaç kişiyi taciz etmiş, bana Allah’tan öyle bir şey olmadı. Hatırladığım kadarıyla. Hep ketamin verdiği için aşırı da hatırlamıyorum. Hatırladığım şeyler, ışığı kapattığında adamın yüzünün canavar şekillerine girmesiydi. Ben oranın tuvaletine girip, kendi kollarımı ısırdığımı hatırlıyorum. Her yerim mosmor olmuştu, hatta siyahlaşmıştı. Adamın dediklerine inanmak istemiyordum, ama kafam iyi ve tek bir şey söylüyor bana beni inandırmaya çalışıyor. Kafamın içinde hep bir sahte anı, kabuslardan gelen. Beni pazarları klinik kapalıyken çağırıyordu, ‘tek başına gel büyüdün sen’ diyordu. Hep annemle gidiyordum, annem beni yalnız bırakmak istemedi. Babam bu adama gitme demek istemedi. Deseydi çünkü o suçlu gibi görüncekti. Bir yerden sonra, gözlerim açıldı ve gitmek istemedim. Onu bırakınca çok kötü durumdaydım, o yüzden bir şey yapmak istemedim. Şikayetçi olmadım. Babama bir şey yapma, olay çıkarma dedim. Şikayetçi olmak istemedim.’

İddialara göre savcılık, Prof. Dr. Salih Zoroğlu’nun 180’den fazla çocuğa ‘Çoklu Kişilik Bozukluğu’ teşhisi koyduğunu düşünüyor ve bu çocukların akıbeti henüz araştırılıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir